01-10-2019, Saat: 19:20
Elektronik sigara (E-Sigara); içine konulan sıvıyı buharlaştırarak kullanıcısına sigara içiyormuş hissini veren, bu sırada geleneksel tütün sigarasında bulunan toksik maddelere maruz bırakmayan ürünlerdir. Sigarayı zahmetsizce bırakmak için icat edilmiş ve günümüzde giderek büyüyen bir endüstri haline gelmiştir.
Elektronik sigaranın içine konulan sıvıya kullanıcılar arasında “likit” denir. Bu likitin içerisinde sıvı halde bileşenler bulunur ve bu bileşenlerden birisi de nikotindir. Kullanıcının içine çektiği buharın içinde nikotinin buharı da yer alır, böylece sigara arayışı ortadan kalkar. Nikotin aslında insan vücudunun ve bazı gıdaların kendi başına da üretebildiği, patlıcan, karnabahar, domates gibi sebzelerde bulunan, kanın damarlarda dolaşımını kontrol eden ve vücudumuzun ihtiyaç duyduğu bir maddedir. Ne var ki bu maddenin dışarıdan sürekli yüksek miktarda verilmesi bağımlılığa sebep olur; günde 4-5 dal sigara bile yüksek bir dozdur ve bağımlılık yapar. Günde 1 paket sigara içen birisi ise, aniden bıraktığında psikolojik açıdan zorlayıcı bir sürece girecek kadar bağımlı olmuştur.
Buradaki sorun; sigaradan nikotin almak için çektiğimiz her nefesin içinde çok sayıda zehirli toksik maddenin de var olmasıdır. Her şeyden önce, yanan bir maddenin açığa çıkardığı dumanı soluyoruz ve bütün dumanlarda olduğu gibi sigara dumanında da yanmış partiküller ve karbon monoksit bulunur. Bunlar akciğerlerde oksijenin kanımıza karıştığı geçiş noktalarını bloke eder ve kanımızın içinde var olan oksijeni de alıp götürür. Yine yanma sonucu ortaya çıkan formaldehit gazlar ise bilindiği üzere kanserojen maddelerdir. Sigaranın içinde bunun haricinde fare zehri, böcek ilacı gibi maddeler de bulunur; çünkü tütün fabrikasının deposunda bekleyen tütünlere fare ve böceklerin dadanmasını engellemenin tek yolu, tütün daha fabrikaya girerken üzerine bu ilaçları püskürtmektir. Sigarada varlığı en çok bilinen başka bir zehir türü de; küllükte beklerken sönmemesi ya da rüzgarda çok hızlı yanmaması için içerisine katılan kimyasallardır. Bunlar yanma hızını kontrol eder ve sarma tütün sigarasındaki gibi düzensiz yanıp ucunun sivrilmesini engeller. Gel gelelim bu maddeler de dumanın içine karışır ve insan sağlığına zararlıdır. Tüm bunların haricinde gizli tutulan farklı zehirler de vardır, fakat şu ana kadar bahsettiklerimiz bile sigaranın nasıl da hayatımızı yavaş yavaş elimizden aldığını anlamak için yeterlidir.
Sigarayı bırakmak için farklı seçenekler varken elektronik sigaraların çoğu kişi tarafından tercih edilmesinin belli sebepleri vardır. Bunların içinde en önemlisi; kullanıcıya duman yerine buhar vermesi ve bu buharı oluşturan maddelerin, senelerdir gıda ve kozmetik gibi pek çok sektörde kullanılan, insan sağlığına herhangi bir zararı tespit edilememiş maddeler olmasıdır. Birçok kullanıcının nikotin bantları veya diğer ilaçlarda bulamadığı, elektronik sigaralarda ise hiçbir şey olmamış gibi devam ettirebildiği zararsız bir alışkanlık olan el ve dudak tiryakiliği de bu cihazları cazip kılan başka bir faktördür.
Elbette elektronik sigaranın tamamen zararsız olduğunu hiçbir zaman iddia edemeyiz. Her şeyden önce; bu cihazlar yaklaşık 10 yıllık bir dönemde var olmuştur ve 20 yıl, 50 yıl gibi uzun süreli kullanımlarda ne gibi zararları olabileceğini asla bilemeyiz. Günümüze kadar yapılan bilimsel çalışmalar, kısa vadede sigaranın yüzde beşi civarında bir zararı olabileceğini ortaya koymuştur. Ne var ki bu zarar, cihazların kapasitelerinin üzerinde çalıştırılması veya haftada bir yapılması gereken temizlik ve parça değişiminin ihmal edilmesi gibi durumlarda belirginleşmektedir. Bilimsel kuruluşlar tarafından yürütülen bazı deneylerde ise; kullanıcıların solunum ve kalp gibi fonksiyonları test edilerek hiç sigara kullanmayan kişilerle karşılaştırılmıştır. Çıkan sonuçlar, hayatında sadece elektronik sigara kullanmış kişilerin hiç bir şey kullanmamış kişilerle neredeyse aynı derecede sağlıklı olduğunu; önceden tütün sigarası kullanıp da elektronik sigara ile bırakmış kişilerin ise sağlığının hızla düzeldiğini göstermiştir. Moleküler düzeyde yapılan araştırmalarda ise elektronik sigara buharının ağız içindeki dokular veya vücuttaki kan hücrelerinde yarattığı etkiler incelenmekte ve bu araştırmalar bilim camiası tarafından yakından takip edilmektedir. Bu çalışmalarda kesin olarak kansere yol açabilecek veya farklı bir hasara sebep olacak bir oluşum henüz tespit edilememiş olsa da, gözlemlenen bazı değişimler üzerinde ayrıntılı çalışmalar devam etmektedir.
Dünyadaki sağlık örgütleri ve hükümetler arasında elektronik sigara konusunda farklı görüşler hakimdir. Örneğin İngiltere; elektronik sigaraları kabullenmek konusunda dünyaya öncülük etmekte ve devlet hastanelerinde sigarayı bırakmak isteyen kişilere bizzat doktorlar tarafından tavsiye edilmekte, hastane bahçelerinde sigara içmek yasaklanırken elektronik sigara kullanımı serbest bırakılmaktadır.
Öte yandan ülkemizde ise satışı yasaktır. İnsanların tütün mamullerini bırakıp farklı bir sektörden alışveriş yapmaya başlaması ile gelirleri azalan tütün üreticileri de elektronik sigara piyasasına adeta savaş açarak medya üzerinde karalama kampanyaları yürütmektedir.
Dünyada bu gelişmeler ve tartışmalar sürerken, elektronik sigara kullanan kişilerin sayısı da hızla artmakta ve üreticiler tarafından sürekli daha gelişmiş ürünler piyasaya sürülmektedir. Günümüzde her türlü ihtiyaca uygun, her türlü bütçeye hitap eden çok çeşitli ürünü bulmak mümkündür. Diğer yanda likit üreticileri de yıllar süren araştırmalar ve elde ettikleri tecrübeler neticesinde ürünlerinin formüllerini ve üretim koşullarını geliştirerek, kullanıcılara keyifle ve güvenle tüketecekleri ürünler sunmaktadır.
Tüm bunların sonucunda elektronik sigara kullanan kişiler de zamanla bir araya gelmiş, hem sanal ortamda, hem de gerçek hayatta bilgilerini paylaşarak muazzam bir birikim oluşturmaktadır. Forumumuz bu tür bilgilerin paylaşılması, dostluklar kurulması, herkesin sağlıklı ve kaliteli bir hayat sürmesi için hayata geçirilmiş ve faaliyetine devam etmektedir.
Elektronik sigaranın içine konulan sıvıya kullanıcılar arasında “likit” denir. Bu likitin içerisinde sıvı halde bileşenler bulunur ve bu bileşenlerden birisi de nikotindir. Kullanıcının içine çektiği buharın içinde nikotinin buharı da yer alır, böylece sigara arayışı ortadan kalkar. Nikotin aslında insan vücudunun ve bazı gıdaların kendi başına da üretebildiği, patlıcan, karnabahar, domates gibi sebzelerde bulunan, kanın damarlarda dolaşımını kontrol eden ve vücudumuzun ihtiyaç duyduğu bir maddedir. Ne var ki bu maddenin dışarıdan sürekli yüksek miktarda verilmesi bağımlılığa sebep olur; günde 4-5 dal sigara bile yüksek bir dozdur ve bağımlılık yapar. Günde 1 paket sigara içen birisi ise, aniden bıraktığında psikolojik açıdan zorlayıcı bir sürece girecek kadar bağımlı olmuştur.
Buradaki sorun; sigaradan nikotin almak için çektiğimiz her nefesin içinde çok sayıda zehirli toksik maddenin de var olmasıdır. Her şeyden önce, yanan bir maddenin açığa çıkardığı dumanı soluyoruz ve bütün dumanlarda olduğu gibi sigara dumanında da yanmış partiküller ve karbon monoksit bulunur. Bunlar akciğerlerde oksijenin kanımıza karıştığı geçiş noktalarını bloke eder ve kanımızın içinde var olan oksijeni de alıp götürür. Yine yanma sonucu ortaya çıkan formaldehit gazlar ise bilindiği üzere kanserojen maddelerdir. Sigaranın içinde bunun haricinde fare zehri, böcek ilacı gibi maddeler de bulunur; çünkü tütün fabrikasının deposunda bekleyen tütünlere fare ve böceklerin dadanmasını engellemenin tek yolu, tütün daha fabrikaya girerken üzerine bu ilaçları püskürtmektir. Sigarada varlığı en çok bilinen başka bir zehir türü de; küllükte beklerken sönmemesi ya da rüzgarda çok hızlı yanmaması için içerisine katılan kimyasallardır. Bunlar yanma hızını kontrol eder ve sarma tütün sigarasındaki gibi düzensiz yanıp ucunun sivrilmesini engeller. Gel gelelim bu maddeler de dumanın içine karışır ve insan sağlığına zararlıdır. Tüm bunların haricinde gizli tutulan farklı zehirler de vardır, fakat şu ana kadar bahsettiklerimiz bile sigaranın nasıl da hayatımızı yavaş yavaş elimizden aldığını anlamak için yeterlidir.
Sigarayı bırakmak için farklı seçenekler varken elektronik sigaraların çoğu kişi tarafından tercih edilmesinin belli sebepleri vardır. Bunların içinde en önemlisi; kullanıcıya duman yerine buhar vermesi ve bu buharı oluşturan maddelerin, senelerdir gıda ve kozmetik gibi pek çok sektörde kullanılan, insan sağlığına herhangi bir zararı tespit edilememiş maddeler olmasıdır. Birçok kullanıcının nikotin bantları veya diğer ilaçlarda bulamadığı, elektronik sigaralarda ise hiçbir şey olmamış gibi devam ettirebildiği zararsız bir alışkanlık olan el ve dudak tiryakiliği de bu cihazları cazip kılan başka bir faktördür.
Elbette elektronik sigaranın tamamen zararsız olduğunu hiçbir zaman iddia edemeyiz. Her şeyden önce; bu cihazlar yaklaşık 10 yıllık bir dönemde var olmuştur ve 20 yıl, 50 yıl gibi uzun süreli kullanımlarda ne gibi zararları olabileceğini asla bilemeyiz. Günümüze kadar yapılan bilimsel çalışmalar, kısa vadede sigaranın yüzde beşi civarında bir zararı olabileceğini ortaya koymuştur. Ne var ki bu zarar, cihazların kapasitelerinin üzerinde çalıştırılması veya haftada bir yapılması gereken temizlik ve parça değişiminin ihmal edilmesi gibi durumlarda belirginleşmektedir. Bilimsel kuruluşlar tarafından yürütülen bazı deneylerde ise; kullanıcıların solunum ve kalp gibi fonksiyonları test edilerek hiç sigara kullanmayan kişilerle karşılaştırılmıştır. Çıkan sonuçlar, hayatında sadece elektronik sigara kullanmış kişilerin hiç bir şey kullanmamış kişilerle neredeyse aynı derecede sağlıklı olduğunu; önceden tütün sigarası kullanıp da elektronik sigara ile bırakmış kişilerin ise sağlığının hızla düzeldiğini göstermiştir. Moleküler düzeyde yapılan araştırmalarda ise elektronik sigara buharının ağız içindeki dokular veya vücuttaki kan hücrelerinde yarattığı etkiler incelenmekte ve bu araştırmalar bilim camiası tarafından yakından takip edilmektedir. Bu çalışmalarda kesin olarak kansere yol açabilecek veya farklı bir hasara sebep olacak bir oluşum henüz tespit edilememiş olsa da, gözlemlenen bazı değişimler üzerinde ayrıntılı çalışmalar devam etmektedir.
Dünyadaki sağlık örgütleri ve hükümetler arasında elektronik sigara konusunda farklı görüşler hakimdir. Örneğin İngiltere; elektronik sigaraları kabullenmek konusunda dünyaya öncülük etmekte ve devlet hastanelerinde sigarayı bırakmak isteyen kişilere bizzat doktorlar tarafından tavsiye edilmekte, hastane bahçelerinde sigara içmek yasaklanırken elektronik sigara kullanımı serbest bırakılmaktadır.
Öte yandan ülkemizde ise satışı yasaktır. İnsanların tütün mamullerini bırakıp farklı bir sektörden alışveriş yapmaya başlaması ile gelirleri azalan tütün üreticileri de elektronik sigara piyasasına adeta savaş açarak medya üzerinde karalama kampanyaları yürütmektedir.
Dünyada bu gelişmeler ve tartışmalar sürerken, elektronik sigara kullanan kişilerin sayısı da hızla artmakta ve üreticiler tarafından sürekli daha gelişmiş ürünler piyasaya sürülmektedir. Günümüzde her türlü ihtiyaca uygun, her türlü bütçeye hitap eden çok çeşitli ürünü bulmak mümkündür. Diğer yanda likit üreticileri de yıllar süren araştırmalar ve elde ettikleri tecrübeler neticesinde ürünlerinin formüllerini ve üretim koşullarını geliştirerek, kullanıcılara keyifle ve güvenle tüketecekleri ürünler sunmaktadır.
Tüm bunların sonucunda elektronik sigara kullanan kişiler de zamanla bir araya gelmiş, hem sanal ortamda, hem de gerçek hayatta bilgilerini paylaşarak muazzam bir birikim oluşturmaktadır. Forumumuz bu tür bilgilerin paylaşılması, dostluklar kurulması, herkesin sağlıklı ve kaliteli bir hayat sürmesi için hayata geçirilmiş ve faaliyetine devam etmektedir.
esigarakulubu.com - ESK
Elektronik Sigara Kulübü, Elektronik Sigara, Premium Likit, Destek ve İnceleme Forumu
Elektronik Sigara Kulübü, Elektronik Sigara, Premium Likit, Destek ve İnceleme Forumu
